Ağız ve diş sağlığı söz konusu olduğunda en sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biri aft ve ağız yaraları olarak karşınıza çıkar. Yutkunma, çiğneme ve konuşma gibi hareketler sırasında zorluğa neden olan ağız yaraları özellikle günlük yaşamı çok olumsuz etkiler. Ağız yaraları bazen birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşen çizikler olurken, bazı durumlarda ağız içinde beyaz yaralara neden olan ve aft ismi verilen ağrılı yaralara dönüşür. Tedavisinde genel olarak gargaralar, doğal yöntemler ve bazı durumlarda antibiyotik kullanılması gerekebilir.
Ağızda oluşan yaranın iyileşmesi için öncelikle yaranın oluşum nedeninin iyice araştırılması gerekir. Ağız yarası sorunu eğer kişide sürekli olarak tekrar eden bir durum da arkada yatan önemli bir hastalığın belirtisi olabileceği mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Bu yüzden ağız içerisinde aft ya da yara sorunu olan kişiler mutlaka diş etleri, diş ve ağız sağlığı açısından hekim kontrolünden geçmelidir. Eğer bu durum tedavilere göre hala devam ediyorsa, vücutta olası bazı hastalıklara yönelik detaylı şekilde araştırma yapılması tavsiye edilir.
Ağız yarası; ağız ve yanakların iç bölümü, dil, dil altı, diş etleri ve damak bölgesinde ortaya çıkan bir mukozal hasar olarak karşınıza çıkar. Bu yaraların iltihaplı bir görünüm aldığı ve şişliğe neden olduğu durumlardaki ismi ise afttır. Ağız içerisinde oluşan yaralar uçuk gibi virüslere bağlı olarak ortaya çıkan yaralar olabileceği gibi, bakterilerden kaynaklanan enfeksiyonlar olarak sert besinlerin tüketilmesine bağlı olarak ağız için hasar görmesi nedeniyle ortaya çıkabilir. Ağız içi beyaz yara ve aft çok yaygın bir şekilde görülen sağlık problemi olurken, genel olarak birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşen basit tablolar olarak nitelendirilebilir. Bu noktada durumun ciddi olup olmadığını anlamak son derece kolaydır.
Eğer ağız içerisinde yaralar sürekli olarak tekrar ediyorsa ya da birkaç gün içerisinde iyileşmeyip büyüyerek kötüleşmeye devam ediyorsa altına yatan farklı bir hastalık olma ihtimali çok yüksektir. Bu yüzden söz konusu olan yaraya yönelik bir tedavi uygulanırken diğer yandan farklı bir hastalık olup olmadığı da araştırılmalıdır. Çocuk ve bebeklerde yetersiz ağız bakımı yapılması ya da besin tüketimi sırasında ağız içine verilen hasarlardan kaynaklı ağız içi yaraları sık şekilde ortaya çıkabilir. Yapılan araştırmalar sonucunda ağız yaralarının kadınlarda görülme ihtimali erkeklere göre çok daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu yüzden gerekli önlemlerin alınması ve sürekli tekrar edilen bir ağız yarası sorunu söz konusu ise vakit kaybetmeden gerekli önlemlerin alınması gerekir.
Ağız yaraları bazen psikolojik kaynaklı etkenlerden ve strese bağlı olarak kendiliğinden ortaya çıkabilir. Bu durumun dışında ağız yaralarının oluşumunda rol oynayan belli başlı nedenler vardır. Bu yaraların oluşumunda büyük rol oynayan bazı sağlık sorunları ve yanlış davranışlar şu şekilde sıralanabilir:
Ağız yaraları normal şartlarda 1-2 gün içerisinde ortaya çıkan, hızlı şekilde gelişen ve genel olarak birkaç gün içerisinde de iyileşme gösteren yaralar olarak nitelendirilir. Bu süreçte dikkat çeken belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
Küçük çaplı, basit ve günlük yaşamı çok fazla etkilemeyen ağız yaraları evde yapılacak birkaç işlem ile hızlı şekilde iyileşme gösterebilir. Daha büyük çaplı ve yaşam kalitesini düşüren ağız yaraları için mutlaka bir diş hekimine başvurmak gerekir. Ağız yaraları özellikle çocuklarda ortama çıktığında yemek yemede güçlük ve iştah kaybı gibi sorunlara neden olur. Bu durum büyüme ve gelişmede geriliğe yol açabildiğinden vakit kaybetmeden gerekli önlemin alınması gerekir. Diş hekimi farklı bir tedavi önermediği durumlarda doktorunuza da danışarak bazı evde tedavi yöntemlerini deneyebilirsiniz. Evde ağız yarasına yönelik uygulanabilecek doğal tedavi yöntemleri şu şekilde sıralanabilir:
Doğal yöntemlerin dışında ağız içerisinde oluşan yaraların iyileştirilmesinde en çok tercih edilen ve son derece etkili olan bir diğer yöntem ise antibakteriyel ve antienflamatuar etkisi olan gargaralardır. Her eczanede kolay şekilde bulunabilen bu gargaralar; yaralardan kaynaklanan ağrının hafiflemesini sağlarken diğer yandan ağız içini temizler. Bu yüzden antibiyotik içerikli gargaralar aynı zamanda enfeksiyonla mücadele etme konusunda önemli bir yardımcı olarak görev alır. Bu yüzden diş hekiminiz tarafından verildiği takdirde ağız yaralarına karşı gargara kullanımı oldukça önemlidir.
Geçmeyen ağız yarası halk arasında stres sonrası çıkan yaralar ya da aft olarak bilinir. 21 gün ile q ay gibi bir süre içerisinde geçmeyen yaralar söz konusu olduğunda ise bu durum farklı olabilir. Özellikle ağız içinde oluşan yaralar 21 günden fazla devam ediyorsa, vücutta oluşan daha ciddi bir hastalığın habercisi olarak kabul edildiğinden mutlaka bir hekime danışmak gerekir.
Beslenme yetersizlikleri ve C vitamini olmakla beraber bazı vitaminlerin eksik olması ya da sigara kullanımı da sürekli tekrar eden ve geçmeyen ağız yaralarının oluşmasına neden olabilir. Bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklarla beraber tekrar eden ağız yaraları hayat kalitesini düşürür.
Ağız yaraları; yaranın ağzın arka kısmında olmaması durumunda kişi tarafından hemen fark edilebilir bir sağlık sorundur. Bunun için hastanın bir ayna karşısında geçerek ağrı hissettiği bölgeyi incelmesi yeterli olacaktır. Yaranın boğaz ya da damağa yakın bölgelerinde oluşması durumunda ise bu yaralar alanında uzman diş hekimlerinin kullandığı aparatlar sayesinde kolay şekilde görülebilir. Birkaç gün içerisinde iyileşme göstermeyen ve normalin üzerinde bir ağrı ile acıya neden olan, kanama ve ateşlenmeye neden olan ağız yaralarında hiç vakit kaybetmeden diş hekimine başvurulması gerekir.
Diş hekimi tarafından yapılan genel muayene sırasında yaranın boyutu ve uygun olan tedavi yöntemi belirlenir. Sonrasında ise ağır yarası neden olur? Sorusuna yanıt aranır. Enfeksiyon durumunda diş hekimin gerekli görmesi durumunda ağız içerisinde kültür örneği alınarak laboratuvar ortamında incelemeler yapılır. Enfeksiyona neden olan mikrobiyolojik etkenler tespit edilir ve antiviral ya da antibiyotik tedavisine başlanır.
Doğal tedavi yöntemleri ağız bakımında sıklıkla tercih edilen seçenekler olurken, bunların uygulanıp uygulanmayacağı ya da hangisinin tercih edilmesinin gerektiği konusunda mutlaka diş hekimi ile beraber karar verilmelidir. Ağız yaraları doğru şekilde tedavi edilmesi sürece ilerleyerek diş kökü gibi kritik yerlere ilerleyerek daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu yüzden ağız yarasının birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşmediği durumlarda hiç vakit kaybeden doktor kontrolünden geçilmesinde fayda vardır.
Eğer ağız içi yara neden çıkar ya da 1 aydır geçmeyen ağız yarasına ne iyi gelir gibi sorulara cevap arıyorsanız bir diş hekimine başvurarak muayeneden geçebilir ve doktorun önerileri ışığında tedavi sürecine başlayabilirsiniz. Ayrıca ağız yarası sorunu sürekli olarak tekrar ediyorsa, bu durumu diş hekimine bildirerek altında farklı bir nedenin yatıp yatmadığının araştırılmasını isteyebilirsiniz.
Ağız ve diş sağlığı konusunda her zaman üst düzey kalite standartlarında hizmet anlayışı ile ön plana çıkan Dentaliva'nin alanında uzman diş hekimleri ağız yaralarına karşı etkili tedavi planını hayata geçiren profesyonel bir kliniktir. Ağız ve diş sağlığınıza en az sizin kadar özen gösteren kliniğimiz personelleri güven ve huzur ortamında gerekli tedavileri kısa sürede hayata geçirerek sağlıklı bir gülüşe sahip olmanızı hedefler. Buna bağlı olarak sizde kocaman bir gülümseme inşa etme ve sağlıklı dişlere sahip olma yolunda Dentaliva kalitesini deneyimlemek istediğinizde web sitemizi ziyaret edebilir ve irtibat numaralarımızı kullanarak hemen uzman ekibimize ulaşabilirsiniz.